Uzm. Dr. Sevilay Karaduman, son yıllarda pek çok hekimin eğitimini aldığı “fonksiyonel tıp (FT)” ile ilgili kafalardaki karışıklıklara açıklık getirdi. Akut, acil ya da aktif enfeksiyon sorunlarının fonksiyonel tıbbın görev alanı dışında kaldığını belirten Uzm. Dr. Karaduman, “Klasik tıp hastalık yönetimine odaklıyken, fonksiyonel tıp sağlığı korumaya ve geri kazanmaya yöneliktir. Klasik tıpta biz organı, fonksiyonel tıpla organizmayı tedavi ediyoruz” dedi.
Fonksiyonel tıp uygulayıcısı olan Kent Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Dr. Karaduman, tıp öğreniminin odak noktasının hastalık olduğunu hatırlattı. Fonksiyonel tıp yaklaşımını ise “kronik hastalıklar için hastalığa değil kaybedilen sağlığa odaklanan, kişinin biyolojik dengesini geri kazanmak için ’neler eksik’ ya da ’neler çalışmıyor’ sorularına cevap arayan, bütüncül ve kişiye özgü” olarak özetleyen Karaduman şöyle konuştu:
“Hastalıklara ‘tanı’ adı altında etiketler yapıştırılması zamanla bireye özel durumların gözden kaçmasına ve standart tanı-tedavi şemasını yanında getirdi. Oysa her birey beslenmesi, alışkanlıkları, genetik özellikleri, metabolizması açısından farklıydı. FT yaklaşımında, doktor hastanın yiyecekleri, toksik ve enfeksiyon geçmişi, detoksifikasyon kapasitesi, mikrobiyata dengesi, mitokondriyal fonksiyonu, egzersiz alışkanlıkları, nöroendokrin ağının esnekliği, kaliteli uyku ve hormonal dengesi, sosyal ilişkileri, stres yükü, biyolojik sistemlerin fonksiyonları ve ilişkileri ayrıntılı olarak değerlendirir. Hastamızın yaşam tarzına yönelik iyileştirici, motivasyonu artırıcı, destekleyici adımlar atmasında yardımcı olur.”
“Klasik tıpta organı tedavi ediyoruz”
Klasik tıbbın hastalık yönetimine odaklı, fonksiyonel tıbbın ise sağlığı korumaya ve geri kazanmaya yönelik olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Karaduman, “Klasik tıpta biz organı tedavi ediyoruz. O yüzden gastroenteroloji, endokrin, romatoloji, kardiyoloji, göğüs ve benzeri şeklinde bölümlere ayrıldık. Elbette ki bu gereklidir ve doğru bir uygulamadır. Biz FT’de organı değil, organizmayı tedavi ediyoruz. Daha net bir şekilde hücresel düzeyde, hatta direkt olarak mitokondri düzeyinde rejenerasyon, yani yenilenme ve bozulmuş fonksiyonları düzeltmek için uğraşıyoruz” diye konuştu.
Fonksiyonel tıptan fayda görecek hastalıklar
Mitokondrilerin adeta vücudumuzun enerji fabrikası olduğunu, ancak sayı ve fonksiyonlarının hep aynı kalmadığını belirten Uzm. Dr. Karaduman, bunun nedenlerini, FT’den yarar görecek hastalıkları şöyle anlattı:
“İlerleyen yaşla, ’çöp gıda’ dediğimiz pakete girmiş, raf ömrü uzun, ama insan ömrünü kısaltan besinlerle ve fast-food beslenme şekliyle, toksinler, pestisitlere maruziyetle ve tüm kronik hastalıklarda mitokondrimizin sayısı ve fonksiyonları azalır, bozulur. Mitokondri sayısının azaldığı, fonksiyonlarının bozulduğu, FT’den fayda görebilecek bu hastalıklar; unutkanlık, demans, Alzheimer, parkinson gibi nörodejeneratif hastalıklar, insülin direnci, diyabet, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, koroner arter hastalığı gibi metabolik sendromlar, romatolojik ve ottoimmün hastalıklar, ülser, reflü, SİBO, ülseratif kolit, crohn, çölyak, besin alerjileri, karaciğer yağlanması gibi sindirim sisteminin kronik sorunları, majör depresyon, yoğun stres, kronik yorgunluk, geçmeyen ağrılar, baş ağrısı, fibromyalji, huzursuz bacak sendromu, otizm, dikkat eksikliği, sınav anksiyetesi ve odaklanma sorunları, vitiligo, haşimato tiroidi sayılabilir. FT kronik rahatsızlıkları engellemek, erken aşamada tespit etmek ve tedavisini gerçekleştirmek için kişiye özel teknikler kullanır. Akut, acil ya da aktif enfeksiyon sorunları fonksiyonel tıbbın görev alanının dışında kalır. Bu sorunlarda klasik tıp çok etkin ve başarılıdır. “