Site Rengi

enflasyon emeklilik ötv döviz akp chp mhp
DOLAR
34,5619
EURO
36,2511
ALTIN
2.995,92
BIST
9.418,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Manisa
Yağmurlu
19°C
Manisa
19°C
Yağmurlu
Cumartesi Parçalı Bulutlu
9°C
Pazar Az Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
11°C
Salı Açık
13°C

Kolon kanserinde her evrede tedavi var

Kolon kanserinde her evrede tedavi var

Onkolog Dr. Ahmet Özveren, cerrahinin kolon (kalın bağırsak) kanserinin tedavisindeki en etkin yöntem olduğunu söyledi. Hastalığın metastaz yaptığı 4. evrede cerrahinin halen bir seçenek olduğunu belirten Uzm. Dr. Özveren, “Çeşitli tedavi seçeneklerinin kombine kullanımı ile bu hastaların bir kısmında tam şifa sağlanabiliyor ya da oldukça başarılı sonuçlar alınabiliyor” dedi.
Kent Onkoloji Merkezi Medikal Onkoloji Uzmanı Dr. Ahmet Özveren, ülkemizde kalın bağırsak ve rektum kanserlerinin en sık görülen üçüncü kanser türü olduğunu ifade etti. Uzm. Dr. Özveren, mart ayının “Kolon Kanseri Farkındalık Ayı” olduğunu hatırlatarak hastalığın risk faktörlerine yönelik uyarılarda bulundu. Kolon kanserinin beslenme ile ilişkisine dikkat çeken Uzm. Dr. Özveren, “Ancak bu evrede tümör konseyleri tarafından kişiselleştirilmiş tedavi planlaması gerekiyor. Çeşitli tedavi seçeneklerinin kombine kullanımı ile bu hastaların bir kısmında tam şifa sağlanabiliyor ya da oldukça başarılı sonuçlar alınabiliyor” diye konuştu.

“Liften fakir beslenmek kolon kanserlerinin yüzde 30’unun nedeni”
Fazla miktarda kırmızı et tüketimi ve işlenmiş et ürünleri tüketiminin kolon kanserlerinin yüzde 13’ünün sebebi olduğunu ifade eden Özveren, şöyle konuştu:
“Yüzde 30’unun nedeni ise diyetteki lifli gıda içeriğinin düşük olması. Yani liften fakir gıdalarla beslenmenin sonucu. Kolon kanserinin yüzde 11’ine ise fazla kilolu veya obez olmak yol açıyor. Bir neden de yetersiz egzersiz ve hareketsiz yaşam tarzı sürdürmek. Sigara tüketimi kolon kanserlerinin yüzde 7’sinin nedeni iken alkol kullanımı da yüzde 6’sının sebebi. Yüzde 2’sinin sebebi ise radyasyon maruziyeti. Kolon kanserinde risk faktörlerinde biri de ilerleyen yaş. Aile öyküsü de önemli. Özellikle anne baba ve kardeşlerde ve ailede 45 yaşın altında tanı alınan kanser varlığında genetik risk mutlaka araştırılmalı. Ülseratif kolon ve Crohn hastalığı tanısının olması, bazı genetik mutasyonların varlığı (FAP, HNPCC) bir diğer risk faktörleri. Bağırsaktaki iyi huylu polipler yıllar içinde kötü huyluya dönüşebilir, bu yüzden mutlaka takip edilmeli. Kolon kanseri kolonoskopi tetkikiyle erken tespit edilebilir, önlenebilir.”

4. evrede akıllı ilaç, immünoterapi de devreye girebiliyor
Kolon kanseri tedavisinde cerrahinin en etkin yöntem olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Özveren, hastalığın her evresinde uygulanabilecek tedavi seçenekleri olduğunu söyledi. 1. evrede ameliyatın yettiğini kaydeden Medikal Onkolog Özveren sözlerini şöyle sürdürdü:
“1. evrede tedavi sadece cerrahi olarak tümörün çıkarılması iken, 2. evre hastalıkta patolojideki risk faktörlerine göre cerrahi sonrası 3-6 aylık koruyucu kemoterapi önerilebilir ve kemoterapisiz takibe alınabilir. 3. evre tedavisi cerrahi sonrası 3-6 aylık koruyucu kemoterapidir. 4. evrede hastalık uzak organlara sıçrama yeteneği kazanmıştır. Bu basamakta ise tedavi kararını bireyselleştirerek tümör konseyleri ile hastaya özel planlamalar yapılmalıdır. Cerrahi, kemoterapi, radyoterapi, ablasyon tedavileri gibi seçeneklerin kombine kullanımı ile bu hastaların bir kısmında tam şifa sağlanabilmekte ya da oldukça başarılı sonuçlar alınabilmektedir. Akıllı ilaç seçenekleri günümüzde 4. evre kanserde onaylı olup genellikle kemoterapinin yanına ilave edilen serumlar şeklindedir. Kolon kanserinde yüzde 5-8’lik bir hasta grubu ise yapılan mutasyon analizlerine göre immunoterapi adayı olabilmekte, böylece hem kemoterapide görülebilen korkulan yan etkilerle karşılaşmamakta hem de çok yüz güldürücü sonuçlara ulaşabilmektedir.”

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.