İzmir’de okul öncesi öğretmenliği yapan İzzet Güldoğan, elden çıkarılan oyuncakları topluyor, tamir edip ihtiyaç sahibi çocuklara ulaştırıyor. Mersin’de kendisi gibi öğretmenlik yapan Bekir Arslan ile birlikte sosyal medyada “Oyuncak Tamircileri” isimli sayfa açan Güldoğan, 81 ilden oyuncak tamir edebilen kişilerle büyük bir aile olup daha çok çocuğu sevindirmek istediklerini söyledi.
İzmir’de yaşayan evli ve bir çocuk babası okul öncesi öğretmeni İzzet Güldoğan, çocukluğundan bu yana özellikle ahşap ve elektronik aksamlı oyuncaklara ilgi duyuyor. Güldoğan’ın bu hobisi, ihtiyaç sahibi çocukların yüzünü güldürüyor. Çevresinden ve kendisine sosyal medya üzerinden ulaşan kişilerin elden çıkardığı oyuncakları toplayan Güldoğan, bu oyuncakları evindeki atölyesinde tamir ediyor. Güldoğan, eski haline getirdiği oyuncakları ihtiyaç sahibi çocuklara ulaştırıyor. Arkadaşı Bekir Arslan’ın da bu çalışmaya dahil olduğunu belirten Güldoğan, “Yaptığım çalışmaları gören arkadaşım, daha çok insana ulaşmayı önerdi. Sosyal medya üzerinden ‘Oyuncak Tamircileri’ adı altında bir sayfa açtık. Bu sayfa ile, Türkiye’nin farklı yerlerinde bulunan ve bizim gibi tamir işlerinden anlayan kişilere ulaşıp onların da o ilin sınırları içerisinde oyuncakları tamir etmesini planlıyoruz. Amacımız 81 ilden 81 kişi olmak ama şimdilik ne kadar arkadaş kazanabilirsek bizim için o kadar faydalı” dedi.
“Çocuklar oyuncakları verince sarılıyor”
Evinin bir odasını atölyeye çeviren Güldoğan, “Veliler ya da sosyal medyadan beni takip eden kişiler, bana tamir edilebilir, elektronik aksamlı veya ahşap oyuncaklarını yolluyor. Ben o oyuncakları tamir ediyorum ve ihtiyacı olan çocuklara elimle götürüp teslim ediyorum. Tamir ettiğim oyuncakları bazen arabamda taşıyorum ve ihtiyacı olan çocuklara hediye ediyorum. Çocuklar çok mutlu olup genelde sarılıyorlar. Hayal ettikleri oyuncakları bulmanın mutluluğunu yaşıyorlar” diye konuştu.
“Çoğu tamir edilebilir nitelikte”
Çocukluğundan bu yana oyuncakların içini açıp onları incelemeyi sevdiğini söyleyen Güldoğan, şöyle devam etti: “Çocukluğumda yaptığım şeyi şimdi başka çocuklar için yapıyorum. Dünyada birçok oyuncak ya pili olmadığı için çalışmıyor ya da içinde bir tel koptuğu için çalışmıyor. Çoğu tamir edilebilir nitelikte oluyor ve basit işlemler gerektiriyor. Zorluk çekmeden tamir edebiliyorum. Dünyada 1,5 milyondan fazla oyuncak, içeriğine bakılmaksızın çöpe gidiyor. Tabii ki geri dönüşüm fabrikaları bunların elemesini yapıyor ama yine de oldukça yüksek miktarda çöpe giden oyuncak var. Oysa bunların birçoğu tamir edilebilir ve geri kazandırılabilir.”
“Oyuncakları çöpe atmayalım”
Güldoğan’ın en büyük yardımcısı ise 3 yaşındaki oğlu Yaşar Doruk. Baba-oğul, oyuncakları bazen birlikte tamir ediyor. Oğlunun, tamir ettiği oyuncakları deneyen ilk çocuk olduğunu kaydeden Güldoğan, “Oyuncağın tamir edilip edilmediğini onunla test ediyoruz. Bu onun da çok hoşuna gidiyor. Zaman zaman kendim de oyuncak tasarlıyorum. Bu bana mutluluk veriyor. Hobimi yararlı bir şeye dönüştürmeye çalışıyorum. İnsanların oyuncaklar konusunda daha duyarlı olmasını isterim. Her oyuncağın bir hatırasının, bir hikayesinin olduğunu düşünüyorum. Hem çevreyi hem de gelecek nesilleri korumak için oyuncakları çöpe atmayalım” dedi.
“Oyuncağa ulaşamayan çocuklar var”
Pek çok çocuğun oyuncağa ulaşmada sorunlar yaşadığını dile getiren Güldoğan, şöyle konuştu:
“Bizler şehir içinde çok fazla oyuncağın içerisinde olabiliriz ama şehrin biraz dışına çıktığımızda dezavantajlı bölgelerdeki çocukların oyuncaklara çok az ulaşabildiğine şahit oluyoruz. Buldukları oyuncakların da çok fonksiyonel olmadığını görüyoruz. Biz elimizden geldiğince bu çocuklara ulaşmayı, onların hayal dünyasında yeni ufuklar açmayı planlıyoruz.” Güldoğan’ın ayrıca 2 yıl önce çıkardığı Karahindiba isimli çocuk hikaye kitabı da bulunuyor. Kitaptan elde edilen gelirin bir bölümü Serebral Palsili Çocuklar Derneğine bağışlanarak bir kız çocuğuna akülü sandalye alındı.