Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Eğitim Fakültesi tarafından hazırlanan 24 Kasım Öğretmenler Günü ekinliği için hâtıralarla, şiirlerle ve şarkılarla kutlandı.
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Eğitim Fakültesi tarafından hazırlanan 24 Kasım Öğretmenler Günü etkinliği ‘Hâtıralarla, Şiirlerle, Şarkılarla Öğretmenler Günü Programı Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan’ın teşrifleriyle gerçekleştirildi.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından açılış konuşmaları ile devam eden programda Dekan Prof. Dr. İzzet Kara ve Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan konuşma yaptı.
Dekan Prof. Dr. İzzet, “ Öğretmenlik bir gönül işidir, tutkudur”
PAÜ Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İzzet Kara yaptığı konuşmada şunları kaydetti; “Atatürk’ün 100. yıl doğum yıl dönümü olan 1881’de başöğretmenliği kabul ettiği 24 Kasım gününün yurt çapında kutlanmasına karar verilmesiyle bugünün Öğretmenler Gününün ortaya çıkmasına vesile olmuştur. Gururla heyecanla kutladığımız bugünün bizlerle olma duyarlılığını gösterip bizleri onurlandıran tüm değerli konuklarımıza şahsım ve fakültem adına hoş geldiniz diyor, saygı ve sevgilerimle selamlıyorum. Öğretmenlik becerilerini kutladığımız, öğretmenlik becerilerinin temellerinin atıldığı bu çatının altında bulunmaktan büyük gurur ve mutluluk duyuyoruz. Ülkemizin önde gelen öğretmen yetiştirme kurumlarından biriyiz. Bu yıl dünya çapında Dünya Üniversiteler Sıralamasında ilk 601 kurum arasına girmiş olmakla ayrı bir gurur yaşıyoruz. Vardığımız her hedef yeni hedeflerin habercisidir. 2000 yılında profesör olmayan bir fakülteden bugün 60 profesörü olan 194 öğretim üyesi elemanı ile öğretmen yetiştiren bir kurum haline geldik. İşte bu yüzden görev ve sorumlulukları bilincinde geleceğe umutla bakıyoruz. Değerli konuklar anne baba için bir evlat ne ise, öğretmen içinde öğrencisi odur. Öğretmenliği ulvi yapan bu paha biçilemez bakıştır. Öğretmenlik bir gönül işidir, tutkudur. İz bırakan öğretmenlerimiz hatıralarımızda hep olmuştur ve olmaya devam edecektir. Eğitimin toplumsal refahı olumlu etkilediği, üretimde iş bölümüne imkân sağladığı, üretimin kapasitesini arttırdığı ve kaliteyi etkilediği herkesçe bilinen bir gerçektir. Sevgili konuklar, sevgili öğretmenler Atatürk ‘Eseri üzerinde imzası olmayan yegâne sanatkâr öğretmendir’ sözüyle öğretmenlerin bir insana neler katabileceğini vurgulamak isterken sorumluluğu da gözler önüne koymuştur. Öğretmenler sadece bilgi aktaran değil aynı zamanda öğrencilerine ilham veren onların düşünmelerine teşvik eden kişilerdir. Geleceğin liderleri, sanatçıları, bilim insanları sizlerin rehberliğinde şekillendirilecektir. Sizler yalnız sınıf içi değil aynı zamanda öğrencilerin hayatlarına dokunan rol model olarak da büyük sorumluluk taşıyacaksınız. Sevgili öğretmen adayları başarılı bir üniversite ve eğitim fakültesi olarak bizler, geleceğimizin teminatı çocuklarımızı yetiştirecek olan sizleri özgüveni yüksek, 21. yüzyılı becerileriyle donanımlı ve her yeni dönemde kendini yenileme ve çalışma azmiyle dolu öğretmenler olarak mezun etmek istiyoruz. Türkiye’nin ikinci yüzyılında bilginin hızla yapılandırıldığı ve teknolojiyle önemli ortamların kaynaştığı çağda öğretmenlerin rolü daha da önemli hale gelmiştir. Öğretmenler bilgiyi aktaran değil bilgiyi yapılandıran, süreç içinde gelişimini destekleyen, analitik düşünme ve becerilerinde öğrencilere destek olan aynı zamanda onların dünyayı anlamalarına yardımcı olan rehberler olarak da büyük bir rol oynamaktadır. Milletimizin sizlerden beklentisi yüksek Türk kültürünü yüceltmek ve daha ileri götürmektir. Bu duygularla sözlerime son verirken Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere ahirete irtihal etmiş öğretmenlerimiz, şehit öğretmenlerimiz, emekli öğretmenlerimiz ve halen canla başla çalışan öğretmenlerimizin ve sevgili öğrencilerimizin Öğretmenler Gününü kutlarım” dedi.
Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan, “Çalışan tüm öğretmenlerimize gerçekten minnet borçluyuz”
Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan yaptığı konuşmada şunları kaydetti: “Öğretmenlerimiz bize neyi öğretti? Diye sorduğumuzda cevabı bugün çok net verebiliyoruz. Çünkü Türkiye Cumhuriyetimizin 100. yılını yaşıyoruz. Eğer öğretmenler öğrencilerine Cumhuriyetimizi, Vatanımızı, Devletimizi, milli ve dini değerlerimizi öğretmeseydi işte hepimizin gördüğü dünyadaki manzaralardan bir manzara da bizler görmeyecektik. Onun için bu uğurda çalışmış, şu anda rahmetli olmuş, şehit olmuş ve şu an da yine çalışan tüm öğretmenlerimize gerçekten minnet borçluyuz. Bugün Aybüke öğretmen şehit olmuştur. Nice öğretmenlerimiz, ben doğu görevi de yaptığım için çok iyi biliyorum. Doktor hedefte olmazdı çünkü ihtiyaç vardı. Ama öğretmen milletin birliği ve vatanın bölünmezliğini öğrettiği için hedefteydi. Bunun için bizler öğretmenlerimizi anmakla, yâd etmekle kalmamamız lazım. Gerçekten onlar her zaman elleri öpülesi kişilerdir ve onların sözleri her zaman doğrudur. Yetişmemizde çok büyük rolleri vardır. Öğretmen olacak arkadaşlara söylüyorum. Her öğretmenin öğrencisine verdiği bir bilgi vardır ama ayrıca bir ruh vardır. Çünkü o öğretmen de aynı kapsam içinde yetişiyor. Yeni ufuklarla ülkemiz gerçekten iç dünyasını bitirmiş, Türkiye Cumhuriyeti dünyaya açılmış, dünyada barışın bir noktası olmuştur. Geçmişimizde Osmanlı Devleti var, dünyayı yaklaşık 500 yıl yönetmiş hiç kimsenin burnu kanamamış. Dört yüz elli yıl Filistin toprakları bizim yönetimimizdeydi kimsenin burnu kanamadı. Ama şimdi günümüzde ne adalet var ne insanlık var, ne vicdan var. Çünkü bunların öğretmenleri sakat. Öğretemiyorlar demek ki. Onların öğretilerinde adalet yok, insanlık yok, vicdan yok, başka şeyler var. Kötülükler var. Öldürmekten zevk alan öğretmenler var demek ki Bizde çok şükür adaleti öğreten, barışı öğreten öğretmenlerimiz var. Onun için Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceği nice yüz yıllarda saklıdır ve olacaktır. Üniversitemiz hayatın rehberi dedik. Her alanda üniversitenin rolü olsun dedik. Olmak da zorunda. Hayatın rehberi olan üniversitemiz aslında öğretmenlerimizin rehberliği ile bu işi yapıyor. Öğrencinin rehberi öğretmen olduğu için biz üniversite olarak öğrendiklerimizi, bildiklerimizi şehirle, insanla ve insanlıkla paylaşmak istiyoruz. Üreten öğretmenlerimiz, üreten üniversiteyi oluşturmuşlardır. Bu üniversitenin oluşumda da yine öğretmenlerin büyük rolü vardır. Allah onlardan razı olsun. Tüm öğretmenlerimizi tebrik ediyor, kutluyorum. Geleceğe daha adaletle, daha barışla bakalım. Dünyaya barışı Türk milleti getirecektir. Bunun şuuru ile hareket edelim. Hiçbir şeyden yılmayalım. Öğretmenler Gününüz tekrar kutlu olsun” dedi.
Program kapsamında ayrıca birçok emekli öğretmen hâtıralar paylaştı, şiirler ve şarkılar okudu. Programın sonunda ise hep birlikte Öğretmenler Marşı okundu ve Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan emekli öğretmenler Hasan Kallimci ile Hüseyin Kurucan’a şilt takdim etti. Programa katılım ve katkı sağlayan tüm emekli öğretmenlere teşekkür belgesi takdim edildi.