Dokuz Eylül Üniversitesi Teknoparkı (DEPARK) bünyesinde faaliyetlerine devam eden firma, geliştirdiği biyosensörler ile adından söz ettiriyor. Firma, ürettiği serigrafi baskılı elektrot tabanlı biyosensörlerle KOSGEB’in yanı sıra bireysel yatırım desteği de almayı başardı.
Dokuz Eylül Üniversitesi Teknoparkı’nda (DEPARK) faaliyetlerine devam eden ve geliştirdikleri biyosensörle halk arasında hastane mikrobu olarak bilinen Staphylococcus Aureus bakterisini tespit edebilen ürün geliştiren AGON ekibi, şimdi de serigrafi baskılı elektrot tabanlı biyosensörler ile yatırımcıların ilgisini çekmeyi başardı. Geliştirdikleri elektrokimyasal biyosensörler için KOSGEB’den de hibe almaya hak kazanan ekip, Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) ve EGİAD Melekleri Ağı İcra Kurulu Üyesi Filip Minasyan’dan da bireysel yatırım desteği alarak atölye kurma çalışmalarına başladı. Oldukça geniş bir tüketici penceresine sahip serigrafi baskılı elektrot tabanlı biyosensörler; ilaç ve kimya sektörü, araştırma laboratuvarları ve sağlık merkezleri gibi birçok alanda çeşitli amaçlara hizmet edecek şekilde kullanılabiliyor.
Hastalık teşhisi, enzim gibi biyomoleküllerin seviyelerinin tespiti, adli vakalarda satışı ve kullanımı yasaklı maddelerin tanımlanması gibi birçok alan, serigrafi baskılı elektrot tabanlı biyosensörler sınıfında yer alıyor. Yüksek seçiciliğe sahip, güvenilir biyosensör türlerini ortaya çıkaran firma, daha önce DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar’ın desteğinin yanı sıra Dokuz Eylül Üniversitesi Teknoparkı (DEPARK) ve Dokuz Eylül Üniversitesi Vakfı’ndan hibe desteği almıştı.
DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, ekibi tebrik ederek, “Henüz üniversite öğrencisiyken çıktıkları yolda önemli aşamalar kaydeden, başarılarıyla iş dünyasının da dikkatini çeken ekiple gurur duyuyor, onları yürekten kutluyoruz. Girişimcilerimizin üniversitemizin de yoğun çabalarıyla yazdığı her başarı hikâyesi, bizlere doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Milli ve yerli üretim anlayışını benimseyen, ülkemize ve insanlığa hizmet eden çalışmalara imza atan girişimcilerimizi desteklemeye devam edeceğiz” dedi.
Ekipten DEÜ Mühendislik Fakültesi Metalurji ve Malzeme Mühendisliği mezunu Aleyna Yıldız, “Biyosensör geliştiren firmamızı kurmadan önce Rektörümüz Prof. Dr. Nükhet Hotar hocamızdan destek almıştık. Bundan kısa bir süre sonra ise TÜBİTAK’tan aldığımız destekle firmamızı kurduk. Hemen ardından EGİAD Meleklerinden olan Filip Minasyan’dan hem maddi hem de üretim tesislerinin kurulması noktasında yatırım aldık. Bu yatırımla Ar-Ge merkezi ve Ar-Ge personeli sağlanmış olacak. Yakın zamanda da KOSGEB’den destek aldık, şimdi ise atölyemizi kuruyoruz” dedi.
Ürettikleri biyosensörlerin ‘bakteri biyosensörleri ve ‘serigrafi baskılı elektro kimyasal biyosensörler’ olarak ikiye ayrıldığını söyleyen Aleyna Yıldız, “Filip Minasyan’dan ve KOSGEB’den aldığımız destekler, serigrafi baskılı elektro kimyasal biyosensörleri kapsıyor. Bu ürün, üniversitelerin ilaç, kimya ve araştırma laboratuvarları ile bilim insanları ve akademisyenler tarafından kullanılıyor. Bizim öncelikli satış alanlarımız üretim alanlarını kapsıyor” diye konuştu.
Ekibe daha öncede mentorluk yapan EGİAD Yönetim Kurulu üyesi Filip Minasyan ise çok başarılı bir ekiple çalıştıklarını belirterek, “Ekip, kendi işini iyi biliyor. Daha önce TÜBİTAK’tan destek almışlardı. TÜSİAD’ın Bu Gençlikte İş Var projesinde EGİAD’ı temsilen kendilerine mentorluk yapmıştım. Ege finalinde birinci olduk. EGİAD Meleklerine şirkete kişisel olarak yatırım yapma isteğimi iletmiştim ve bireysel olarak yatırım gerçekleştirdim. Şirketin geldiği nokta EGİAD Meleklerinin dikkatini çekmeye devam ediyor. KOSGEB desteğiyle alınan makinalar EFE Endüstri ve Tic. A.Ş’nin tesislerinde tahsis edilen alana yerleştirilecek. Ben, 2022’de firmanın iyi cirolar yapıp çok hızlı büyüme göstereceğini ve yurt dışında ciddi talep göreceğini düşünüyorum. Hatta şimdiden talepler gelmeye başladı” açıklamasında bulundu.