Kent Onkoloji Merkezi Koordinatörü Prof. Dr. Bülent Karabulut, kanserde doğru bilinen yanlışların hastaların kafasını karıştırdığını, hekimlerin de bu yanlışları düzeltmeye çalıştığını söyledi. “Bıçak değdiği zaman kanser yayılır” , “biyopsi kanseri hızlandırır” gibi görüşleri yanlış inanışlara örnek gösteren Prof. Dr. Karabulut, “İkisi de kanserin yayılmasına neden olmaz, hiçbir bilimsel karşılığı yok” dedi.
Amerika’nın önde gelen kanser merkezlerinden Houston Methodist Hospital (HMH) işbirliğiyle açılan Kent Onkoloji Merkezi’nin “Tedavide multidisipliner, bakımda bütüncül yaklaşım” modeliyle hizmet verdiğini hatırlatan Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Karabulut, tedavi planlamalarında karşılarına set gibi çıkan yanlış inanışlara dikkat çekti.
Medikal onkoloji, onkoloji cerrahisi ve radyasyon onkolojisi bölümlerini tek çatı altında topladıklarını vurgulayan Prof. Dr. Karabulut, “Bu sayede hastalar aynı çatı altında tüm tanı ve tedavi hizmetlerine ulaşabiliyor. Tümör konseylerimizde kişiye özel tedavileri, yol haritalarını belirliyoruz. Bazı hastalara biyopsi, ameliyat öneriliyor. Ancak burada hekimin karşısına hastaların doğru diye inandığı, ancak hiçbir bilimsel karşılığı olmayan yanlış inanışlar çıkıyor. Biyopsinin kanseri hızlandıracağına inanan hastalar var. Biyopsiler, hastalığın tanısını koymak ve tedavisini planlamak için olmazsa olmaz girişimler. Hastalarda zaman zaman, biyopsi yapıldığında hastalığın sıçradığı, kötüleştiği ya da dağıldığına ilişkin korkular ortaya çıksa da bu korkuları destekleyen bilimsel çalışmalar bulunmuyor. Yani bu korkular son derece yersiz” dedi.
“Açık cerrahi yöntemle yapılan biyopsiler de iğneyle yapılan biyopsiler de kanserin yayılmasına ya da kötüleşmesine neden olmaz” diyen Prof. Dr. Karabulut, “Özellikle kanserin cerrahi tedavisinde, son yıllarda elde edilen gelişmeler ve yeni teknolojiler sayesinde, bugün artık kanserlere dokunarak, ‘bıçak değdirerek’ daha da iyi sonuç elde edilebiliyor. Biyopsi, kanser tanısının konulmasında çok önemli bir yöntemdir. Tanının yanı sıra bazı ilaçların etkinliği için bir takım göstergelerin saptanması ve genetik testlerin uygulanması için de yapılması şarttır. Biyopsi ile hastalığın yayılacağına dair bilimsel veriler yoktur. Ancak toplumda bu tarz söylentilerin bulunduğu ve bazı hastaların sırf bu nedenle biyopsi yaptırmak istemedikleri bilinmektedir. Bu korku oldukça yersizdir. Çünkü biyopsi kanserin yayılmasına neden olmaz” diye konuştu.
“Bıçak değince kanser hastası iyileşir”
Bir diğer yanlış inanışın da cerrahi konusunda olduğunu kaydeden Kent Onkoloji Merkezi Koordinatörü Prof. Dr. Karabulut, “Cerrahi, birçok kanser türünde en etkin tedavi seçeneği. Tedavide elimizdeki en büyük güçlerden biri olan ameliyat klinik sonuçları da olumlu yönde etkiliyor. Hastalıklı organının ya da tümörünün çıkartılması, hastanın çok daha uzun süre yaşamasını ve hastalığın geri gelme riskinin anlamlı olarak azalmasını sağlıyor. Bu nedenle ‘bıçak değince kanser yayılır’ düşüncesinin tam tersine, ‘bıçak değince kanser hastası iyileşir’ fikrine inanmak gerekiyor. Yeter ki hasta ameliyat ile hastalığın çıkarılabileceği bir evrede olsun” dedi.