Çin’de çıkan ve hızla yayılan Koronavirüs tüm dünyayı etkiledi. Salgın nedeniyle Çin’den ithal edilen ürünlerin temininde sorunlar yaşanıyor. Birçok firma getirttiği ürünlerin muadilini aramaya başladı. Cemil Has Medikal Genel Müdürü Cemil Has, krizi fırsata çevirmenin öneminden bahsetti.
Durumu değerlendiren Cemil Has Medikal Genel Müdürü Cemil Has, “Çin’deki kriz, bize yerli malının önemini gösterdi. Çin’deki teknolojinin ülkemizde olması ve firmalara destek verilmesi bağımlılığımızı azaltır. Dışa bağımlılığı ve maliyetleri düşürecek sistemi kurmamız gerek. Maalesef ülkemizde üretim yapan birçok firma yatırım yapmaktan kaçıyor. Ürünlerinin birçok parçasını yurtdışından getirtiyorlar. Halbuki bu parçaların çoğunu, belki de hepsini ülkemizde üretmemiz mümkün. Burada yapmamız gereken, her firmanın karının belli bir kısmını Ar-Ge’ye ayırmasıdır. Başta harcama ya da gider olarak görülen bu bütçe aslında firmanın geleceği için bir yatırımdır. Vizyon sahibi, işini geleceğe yönelik şekillendiren firmalar bunun farkında olup gerekli adımları atıyorlar. Ancak bu vizyona sahip olmayan firmalar dışa bağımlılıklarını sürdürerek aslında çok hassas bir yolda yürüyorlar” dedi.
Cemil Has: “Çin’deki Korona virüs salgını üretimde dışa bağımlılığın ne kadar riskli olduğunu bize gösterdi. Örneğin ürettiğiniz cihazdaki küçük bir düğmeyi siz ülkenizde üretmiyor, Çin’den getirtiyorsanız; bu salgının sebep olduğu kriz nedeniyle bu düğmeyi tedarik etmekte zorlanır ve mağdur olursunuz. Küçük tek bir düğmenin olmaması, sizin cihazınızı üretimden çıkaramamanıza, dolayısıyla onu satamamanıza sebep olur. Bu da ticari işleyişinizi sekteye uğratır. Bu düğmenin hammaddesini biz karşılıyoruz. Ama üretim için yurtdışına gönderiyoruz. İşlenmiş halini tekrar satın alıyoruz. Bu kısır döngü maliyetlerimizi arttırıyor. Bunun önüne geçmek için gerekli makine ve insan kaynakları yatırımını yapmalı ve yerli üretime önem vermeliyiz” diye ekledi.
Üretim ile alternatif oluşturabiliriz
Ülkemizde üretim çeşitliliğinin azlığından bahseden Has: “Alternatif olmadığı için birbirinden alakasız birçok sektör aynı ürünü kullanıyor. Tek tip ürün üretildiği için farklı sektörler aynı ürünü kullanmak zorunda kalıyor. Oysa ihtiyaca göre ürün çeşitliliği artsa firmaların da kazancı artacaktır. Zaten devlet, üretim yapacak her sektöre gerekli desteği veriyor. Kaliteli ürün üretip, önceliği firmasına yatırım yapmak olan hiçbir sektör zarara uğramaz. Mesela benim önceliğim yatırım. Öyle ki kaliteyi arttırıp kâr marjını indiriyorum. Kaliteden ödün verince ürün piyasada tutunamıyor. Yerli malına karşı da ön yargı büyük. Yurtdışından gelen ürünlerin daha kaliteli olduğunu düşünmek bizi her anlamda geriletir. Türkiye’de üretim artarsa diğer meslek kolları da kazanacaktır. Çünkü birçok sektör birbiriyle entegre olarak çalışıyor.” şeklinde konuştu.